Haberi, Makalesi,Konuları, Güncel Haber, Güncel Blog

ÇOK ÖNEMLİ İBRETLİK BİR HİKAYE..

Eşimle ben tayinlerle birçok il ilce dolaştıktan sonra , 2000 yılında tayinle Manisa’ya geldik.
Çocuklarımız liseye gidiyordu.

İlk defa geldiğimiz Manisa’yı çok sevdik.

Önce kirada oturuyorduk, nasıl olsa başka bir şehre tayin ihtimalimiz vardı.

Ancak yıllar geçtikçe, Manisa’dan ayrılamıyacağımızı anlayıp , buraya yerleşmeye karar verdik

Krediyle ev aldık, çocuklar üniversiteye başlamıştı, bizim de emekliliğimiz yaklaşmıştı.

Eşim polis , ben öğretmendim.

Önce ben emekli oldum , birkaç yıl sonra da eşim…

Bu arada oğlumuz evlendi, kızım nişanlandı, her şey çok güzeldi.

İşleri gereği çocuklar ayrı şehirlere gittiler . Tatillerde , bayramlarda bir araya gelip , hasret gideriyorduk.

Bu mutluluk çok uzun sürmedi.

Hani dünya bir imtihan sahnesidir ya , benim payıma da o kötü hastalık düştü.

Halsizlik, iştahsızlık, çabuk yorulmalarla başlayan şikayetlerim , aslında bedenimi saran kötü tümörün işaretleriymiş.

Ege üniversitesinde başlayan tedavi ve bende artan korku hayatımı alt üst etmişti.

Öyle çaresiz, öyle halsizdim ki…Ne yapacağımı bilemiyor, benliğimi saran bu berbat sarhoşluktan biran önce kurtulmak istiyordum.

Tedavimle uğraşan doktor, temiz havalı, doğal bir ortamın bana iyi geleceğini, toprakla uğraşmam gerektiğini söyledi.

İlerlemiş hastalığı ancak bu şekilde zayıflatıp, normale dönebilirdim, aksi halde…

Çevreye çok duyurmadan bu hastalıktan kurtulmak istiyordum, kimsenin benim için üzülmesini, hastalığımla kimseyi meşgul etmek istemiyordum.

Devamı için sonraki sayfaya geçiniz…

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ