Hz İSA ve SİYAH YILAN HİKAYESİ..
Boyacı hemen elini çantasına atar ve bir ekmek çıkararak abide uzatır. Abid halinden memnun, “Ey boyacı!…” der. Allah (c.c.) senin günahlarını affetsin, kalbini arıtsın.” Boyacı ikinci ekmeği de uzatınca abid, “Ey boyacı, Allah geçmiş ve gelecek günahlarını affetsin” der. Bu defa da son ekmeğini uzatınca “Ey boyacı, Allah (cc) sana Cennette bir köşk nasip etsin” diye hayır duada bulunur. Akşam olunca boyacı köye döner. Köylüler şaşkın şaşkın kendisini süzmekte ve neden ölmediğine hiçbir mana verememektedirler. Kesin olarak inanmaktadırlar ki, Allah yolunun temsilcisi olan bir Peygamberin bedduası muhakkak ki yerini bulmalıdır. İşte bu düşünceler altında köylüler toplanarak hep birden yine İsa (a.s.)’ın huzuruna varırlar. Durumu kendisine bildirince O da “Çağırın onu bana” der. Çağırırlar, boyacı da gelir, İsa Peygamber kendisine şunu sorar: “Ey boyacı, anlat bakalım bugün ne iyilik yaptın?” Boyacı, su başında bir abide rastladığını, ona ekmeklerini verdiğini, her bir ekmek verişinde de ayrı ayrı duasını aldığını bir bir ortaya döker. Durumu anlayan İsa Peygamber bu defa çantasını getirip açmasını söyler. Adam da çantasını getirerek açar. Bir de bakarlar ki çantanın içinde simsiyah bir yılan çöreklenmiş yatıyor. Herkes hayretten dona kalır.