Haberi, Makalesi,Konuları, Güncel Haber, Güncel Blog

Duvardaki anlaşılamayan yazıların gizemi çözüldü

OKUMA YAZMASI YOK, TAZE FASULYE, ÇORBA VE YOĞURT YEMİŞ
C.M.A.’nın hiç okula gitmediğini ve bu duruma çok üzüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Özkan, beslenmenin yavaş yavaş ilerletildiğini söyledi. Çocuğa moral ve motivasyonun iyileşmesi için çeşitli hediyeler de verildiğini kaydeden Prof. Dr. Özkan, “Herhangi bir organ yetmezliği yok. Genel durumu orta iyi. Hiç okula gitmemiş, okuma yazma bilmiyor. Bu duruma çok üzüldüm. Hatta C.M.A. ‘Burada olmaktan mutluyum’ dedi. Oyuncağa sevindi. Yemek yediğini söyledi. Taze fasulye yemiş, çorba içip yoğurt yemiş. Çok hoşuna gitmiş yemek” diye konuştu.

AÜ Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete de uzun süren açlıktan sonra aniden beslenme yapılmaması gerektiğini söyledi. Daha düşük kalorili beslenmeyle yavaş yavaş süreci aşacaklarını belirten Prof. Dr. Çete, kısa zamanda normal hayatına döneceğini ifade etti.

C.M.A.’nın yanında refakatçi olarak hiçbir yakınının bulunmadığı, yalnızca Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü görevlilerinin olduğu öğrenildi.

SON HALİNİN FOTOĞRAFLARI ORTAYA ÇIKTI

C.M.A, Antalya’da devlet korumasına alınırken emniyete götürülen Yasemin A. ise ifadesinin ardından serbest bırakılmıştı. C.M.A., çöp evden kurtarılıp, hastanedeki tedavisinin bitmesinin ardından Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ekiplerince berbere götürülüp, saçları kestirildi.

Duş aldırılıp, temizlendi, tırnakları da kesildi. C.M.A.’nın, dün Antalya’da annesine teslim edildikten sonra ilk olarak ondan kuruyemiş ve çikolata istediği öğrenildi. C.M.A.’nın kuruyemiş yerken de fotoğrafları ortaya çıktı.

ÇOCUĞUN ANNESİ: ÇOCUĞUMU BU ŞEKİLDE BULACAĞIMI TAHMİN ETMİYORDUM

Bursa’da çöp evde bulunan C.M.A.’nın Antalya’da yaşayan annesi Yasemin A. (48), yaşanan olaylarla ilgili DHA’ya özel açıklamada bulundu. 3 senedir çocuğundan haber alamadığını aktaran Yasemin A., “Sürekli bana gönderilmesini bekledim. 3 yıl içerisinde verdiğim dilekçeler bende duruyor. 3 ayrı şehirden arama tutuklama çıkarttım. 3 yıldır benim çocuğum bulunmadı. Savcıya kadar şikayet ettim 2 yıl önce. Gemlik’ten, Şile’den, Antalya’dan 3 ayrı şehirden arama tutuklama çıktı. Ben çocuğumu bu durumda bulacağımı zaten tahmin bile etmiyordum” dedi.

“İLAHİ ADALETE GÜVENMESEYDİM BU MUCİZEYLE KARŞILAŞMAZDIK”

Anne olduğunu ve çocuğunun sadece kendisine ihtiyacı olduğunu söyleyen Yasemin A., şöyle konuştu:

“Ben ayakta durmak zorundayım. Bana öğretmen arkadaşlarımın gönderdiği linkleri açmıyorum, açamıyorum. Sosyal hizmetler de bana bilgi vermedi. ‘3-4 gün sonra anlatacağız’ dediler. Beni arayan bir gazeteci sayesinde öğrendim. Ben ararken bir yıl odaya kapatmış ve üzerinden kilitlemiş. Ben dün oğluma ayran aldım, istediği şeyleri aldım. Ayranı bitirdi, dibini parmağıyla sıyırdı. Kırıntıları yedi. Dün akşam çizgi film izledik, mısır patlattık. Dedi ki ‘Anne yarın iki kova yapalım’, ben de ‘Tamam oğlum ama doktora sormamız lazım’ dedim. Çünkü doktor dedi ki, ‘Proteinden az düşük proteine başlayacağız’, bugün randevumuz vardı. Gidecektik, psikologla da buluşacaktık. Savcı ani bir kararla, dün akşam 9 polis geldi oğlum uyuduğu esnada. Bir anda beni ve onu aldılar, ikimiz farklı yerlere gittik. Benim için eskiden beri dünya bir yana oğlum bir yana. Hem adalete hem ilahi adalete güvenmeseydim bu mucizeyle karşılaşmazdık ve oğlum orada ölebilirdi. Otobüste kucakladılar, tekerlekli sandalyeyle geldik biz. Orada altını değiştirdim, refakatçı kaldım. Ben sağlam durmak zorundayım. Gidip oğlumu görmem lazım ama çıkamıyorum. Sürekli taciz altındayım. Bunları neden yaşadığımı bilmiyorum.”

,

“KIZ KARDEŞİMİN KIZI DA OLAYIN İÇERİSİNDE OLDUĞU VE ÇOCUK OLDUĞU İÇİN…”

Bir delinin cezasını çocuğunun çekmemesi gerektiğini aktaran Yasemin A., “Kız kardeşimin kızı da olayın içerisinde olduğu ve çocuk olduğu için zarar görmemesi için şikayet dilekçemi çocuk üzerinden geri aldım. Yeğenim üzerinden. O da bir çocuk. Psikolojisi bozuk bir annesi olması onun seçimi değil. Hayatta bazı şeyleri seçemiyorsunuz, ailenizi seçemiyorsunuz. Bundan sonra benim sorumluluğum benim ailem, benim çocuğum. Ben dışarıda can kurtarırken çocuğuma kayıtsız kalacağımı kim nasıl düşünüyor. Annemin ölüm belgesi mevcut ve doktor ilk kaydı orada oluşturmuş, çocuğun kaçırıldığından şüphelenmiş sosyal hizmetlere. Neden kimse bir şey yapmadı. Doktor bana dedi ki, ‘Dava aç ben şahitlik yapacağım’ dedi. Neden o zaman kimse bir şey yapmadı. Neden herkes şimdi ortaya çıktı. Ben yıllardır çocuğumdan ayrıyım, buldum sarılıp yatacaktım niye benden aldılar. Bir çocuğun annesine ihtiyacı var. 3 yıldır sesini duyamıyorum. Zaten benden aldı kaçırdı. Annemin cenazesinde beni darbetti, kalbimde üfürme vardı gidemedim. Yığıldım kaldım, başkalarının yardımıyla Antalya’ya döndüm. Buradan dava açtım ama 3 yıl içinde bakın her yerden tutuklama çıkardım. Bu çocuk ya orada ölseydi ? Benim çocuğum orada ölseydi hesabını kim verecekti ? Oğlumla yaşamak, ben bunun ümidin hayalini kuruyorum. Bakın bebeklik dışında fotoğrafı yok. Annem 3 yıl önce vefat etmeden önce gayet iyi bakıyordu. Kadın kalp hastası olduğu için buraya gelemedi. Ne zaman annem öldü, çocuğumun sesini duyamadım, haber alamadım” diye konuştu.

“HAVUZA GİRMEK İSTEDİ”

Çocuğu eve 1 yıl boyunca kilitli kaldığı için kimsenin görmediğine vurgu yapan Yasemin A., sosyal hizmetlerin kendisine hiçbir şeyi anlatmadığını söyledi. Kimsenin ne dediğini önemsemediğini belirten Yasemin A., “Yaradan biliyor, ben biliyorum ve oğlum biliyor. Dün akşam polisler almasaydı beraber sarılıp uyuyacaktık. Ben yanına yattım, omzundan öptüm oğlumu. Çizgi film izledik. ‘Anne 2 yıldır çizgi film izlemiyorum’ dedi. Havuza girmek istedi ama sosyal hizmetleri aradığımda ayaklarını soksun dediler. Bizim planlarımız vardı, oğlumla, yeni bir hayata başlayacaktık” diye konuştu. (DHA/AA/İHA)

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ